Emek Partisi İstanbul Milletvekili İskender Bayhan, Düzce’de bulunan Aluform Pekintaş fabrikasında çalışırken sendikaya üye olduktan sonra tazminatsız bir şekilde işten atılan işçilerden Tanzer Aydın’a yönelik gözdağı ve tehditleri İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’ya sordu.
Kendisini “devlet görevlisi” ve “iş insanı” olarak tanıtan şahısların Tanzer Aydın adlı işçiyle görüşerek Emek Partisi üyeliğinden istifa etmesi yönünde yaptıkları baskıya dikkat çeken Bayhan, “İşçilerin partimize üyelik işleminden sonra baskı ve tehditlerin dozu daha da artmıştır” ifadelerinde bulundu.
Görüşme boyunca ailesi ile tehdit edilen Aydın’a hakkında terörle mücadelede soruşturma başlatıldığı ama şahsın inisiyatif alarak durdurduğu ve istifa ettiği koşulda fabrika yönetimi ile sorunlarının çözüleceği ifade edildi. İşçiye, “Çocuklarının geleceğini düşün, partiden istifa et” denilerek gözdağı verildiği belirtildi.
Soru önergesine şüpheli şahısların isim ve telefon numaralarını da ekleyen Bayhan, “Tanzer Aydın isimli işçiyi tehdit eden, isimleri ve telefonları mevcut olan bu şahıslar (Ertan Uçar, 0543 670 53 81; Mehmet, 0545 530 04 33) Bakanlığınıza bağlı kolluk görevlileri midir? Kimlik bilgilerini açıklayacak mısınız?” diye sordu.
Bayhan’ın İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’ya yönelttiği soruların şöyle:
1- Açıkça görevi kötüye kullanma suçunu oluşturan, baskı ve tehdit içeren bu yasa dışı fiiller hakkında adli ve idari bir soruşturma açılacak mıdır?
2- Suç işleyen kişilerin azmettiricisi Pekintaş patronu mudur? Kolluk görevlileri ile Pekintaş patronu arasında nasıl bir ilişki vardır? Patron kolluğun amiri midir?
3- Pekintaş Aluform işçilerinin eylem çadırı fabrika yönetimi tarafından dağıtılmış, pankartları sökülmüş ve işçiler bu durumla ilgili Düzce Cumhuriyet Başsavcılığı ve Düzce İl Jandarma Komutanlığı’na defalarca şikâyette bulunmuşlardır. Bakanlığınız, protesto edenleri koruma görevi de olan kolluk görevlilerine görevlerini yaptırmak üzere bir adım atacak mıdır?
4- İşçilerin sürdürdüğü eylem, 4857 sayılı İş Kanunu ve Anayasa hükümleri uyarınca sendikal hak ve özgürlüklere ilişkin faaliyetler kapsamındadır. Şirket yetkilileri ve avukatları; işçilerin trafik düzenini aksattığı, hakaret, sükunu bozma ve aşırı ses çıkarma gibi asılsız gerekçelerle haklarında suç duyurusunda bulunmuş ve yukarıda aktarıldığı üzere işçilere baskı kurmaktadırlar. İşçiler hayati tehlikeleri olduğuna ilişkin Düzce Valiliğinden ambulans ve koruma talebinde bulunmuşlardır. Bakanlığınız can güvenliğinden endişe eden işçileri korumak için ne tür adımlar atacaktır?
5- İşçilerin yasal hak arama mücadelesini koruması gerekirken bütün bu engellemelerin emrini veren mülki amir olan Düzce Valiliği hakkında Bakanlığınız tarafından bir soruşturma yapılmış mıdır? Yapılacak mıdır? (HABER MERKEZİ)