Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Görsel İletişim Tasarımı Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Ali Murat Kırık, Türkiye İşçi Partisi’nin Hatay’da büyükşehir adaylığını geri çektiğini açıkladığı Gökhan Zan’la ilgili “deepfake” iddialarına ilişkin, “Artık bundan sonra sesler görüntüler gerçek bile olsa ‘deepfake’ deyip işinden içinden çıkılabilme durumu söz konusu olabiliyor.” dedi.
Anadolu Ajansı Teyit Hattı’na konuşan Kırık, yapay zekanın gelişimiyle deepfake teknolojisinin ortaya çıktığını ve bu teknolojinin seçim kampanyalarında kullanıldığını anlattı.
“Aslında deepfake teknolojisi etkili ellerde ciddi manada fayda sağlayabilir ama kötü ellerde de seçimin gidişatını olumsuz şekilde etkileyebilir.” diyen Kırık, Türkiye İşçi Partisi’nin Hatay’da büyükşehir adaylığını geri çektiğini açıkladığı Gökhan Zan’la ilgili iddialara da değindi.
Kırık, “Artık öyle bir noktadayız ki gözünüzle görseniz de kulağınızla işitseniz de inanmayacağınız bir noktaya doğru evrilmeye başladı. ve artık bundan sonra sesler görüntüler gerçek bile olsa ‘deepfake’ deyip işinden içinden çıkılabilme durumu bile söz konusu olabiliyor.” ifadelerini kullandı.
Kınık, sosyal medyanın artık bir dezenformasyon ve terör yuvasına dönüştüğünü söyleyerek, “Özellikle PKK gibi FETÖ gibi terör örgütleri buralarda cirit atıyor.” dedi.
Türk Silahlı Kuvvetleri’nin sınırları temizlemek için gerçekleştirdiği ve dezenformasyon sorunuyla karşı karşıya kalınan “Zeytin Dalı”, “Fırat Kalkanı” ve “Barış Pınarı” harekatlarını örnek gösteren Kırık, şöyle devam etti:
“Türk Silahlı Kuvvetleri’nin yapmış olduğu çalışmaları itibarsızlaştırmak, ‘Devlet sanki gitmiş olduğu yerde bir katliam gerçekleştiriyor’ algısını oluşturmak ve bunu tüm dünya kamuoyuna paylaşmak için yaptılar. Aslında temel amaç, Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin haklı davasını, haklı mücadelesini bertaraf edebilmek ve devletin orada güya masum sivilleri katlettiği ve çocukları öldürdüğüne dair algılar oluşturmaya başladılar. Nerelerde gördük bunları? Özellikle çocuklar ve kadınlar üzerinden bu operasyonları yaptığını gördük.”
“Mesele Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne zarar vermekti”
Kırık, gerek FETÖ’nün gerekse de PKK’nın bu operasyonları gerçekleştirirken, Arap Baharı’nda çekilmiş bir fotoğrafla “Türk Silahlı Kuvvetleri masum sivilleri katletmektedir.” algısı yaratmaya çalıştığını ifade ederek, “Mesele Türkiye Cumhuriyeti Devleti’ne zarar vermekti. Kamuoyu önünde olumsuz bir algı oluşturarak mücadelesinin direkt olarak yanlış olduğu ve artık Türk Silahlı Kuvvetleri, devletine, ordusuna müdahale edilmesi gerektiği algısı oluşturmaya çalıştılar.” değerlendirmesini yaptı.
Dezenformasyon sorununun önüne geçebilmek Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Dezenformasyonla Mücadele Merkezi (DMM) ve Anadolu Ajansı Teyit Hattı’nın ciddi çalışmalar yaptığını dile getiren Kırık, sözlerini, “Sosyal medyadaki teröristlerin kökünü kazıyabilmek adına, dezenformasyonun önüne geçebilmek adına, devletimizin kurum ve kuruluşları şu an var gücüyle çalışıyor.” diyerek tamamladı.