AB seçimlerinde gerginlik: Avrupalı aşırı sağı ‘Putin’in vekilleri’ olmakla eleştirdi!

Fransa’daki Ulusal Ralli, Almanya’daki Alternative für Deutschland (AfD) ve Danimarka Halk Partisi’nin de dahil olduğu Kimlik ve Demokrasi grubuna karşı güçlü duruşuna rağmen, diğer sağcı milliyetçilerle gelecekte işbirliği yapmayı reddetmedi.

Beş yıllık bir liderlik dönemi daha hedefleyen Von der Leyen, Maastricht’te aşırı sağcı rakipleriyle karşı karşıya geldiği hararetli bir tartışmaya katıldı. AfD müttefiklerini Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in propagandasını desteklemekle suçladı. “Asıl meseleye odaklanmamız çok önemli: Putin’in dezenformasyon ve kutuplaştırma ile bizi zayıflatmayı amaçlayan vekilleri” diyerek tartışma sırasında doğrudan Danimarka Halk Partisi’nden Anders Vistisen’i işaret etti.

Von der Leyen AfD’yi açık bir dille eleştirirken, katı muhafazakâr Avrupalı Muhafazakârlar ve Reformistler grubuyla ittifak kurma konusunda daha ihtiyatlı davrandı. Bu grupta İtalya Başbakanı Georgia Meloni’nin İtalya’nın Kardeşleri, Polonya’nın Hukuk ve Adalet partisi ve İspanya’nın Vox partisi yer alıyor. “Pek çok şey parlamento kompozisyonuna ve grup bağlantılarına bağlı” dedi.

‘BU TÜR İDDİALARDAN BIKTIM’

Tartışmada yer almayan Avrupalı Muhafazakârlar ve Reformistler daha önce AB’nin yeşil anlaşmasını aşırı dogmatik ve ekonomik açıdan zararlı olmakla eleştirmişlerdi.

Von der Leyen’in partisi merkez sağ Avrupa Halk Partisi’nin önümüzdeki Avrupa Parlamentosu’nda en büyük grup olarak kalacağı ve onu Avrupa Sosyalistleri Partisi’nin izleyeceği tahmin ediliyor. Tartışma, her ikisinin de zemin kaybetmesi beklenen merkez sol ve Yeşillerin karşı karşıya olduğu zorlukların altını çizdi.

90 dakika süren tartışma sırasında von der Leyen, özellikle Rusya’nın Ukrayna’yı işgali ve Gazze’deki çatışmayı tartışırken daha güçlü bir tavır sergiledi. Radikal sol adaylardan birinin Ukrayna sorununun müzakere yoluyla çözülebileceği yönündeki önerisini reddetti. Ukrayna’ya yaptığı ziyaretlere ve tanık olduğu vahşete atıfta bulunarak “Bu tür iddialardan bıktım” dedi.

Ayrıca İsrail’in insani ve uluslararası hukuka uygun olarak kendini savunma hakkını savunurken Gazze’deki sivil kayıplardan, özellikle de çocuk kayıplarından duyduğu dehşeti dile getirdi.

Yeşiller’in baş adayı Hollandalı Parlamenter Bas Eickhout’un kendisini çevre standartlarını sulandırmakla suçlayan eleştirilerine meydan okuyan von der Leyen, Eickhout’u daha yapıcı bir şekilde angaje olmaya davet etti: “Bölünmeyi teşvik etmek yerine, sizi bu diyaloğa katılmaya çağırıyorum.”

Her ne kadar bir sonraki Komisyon başkanını AB liderleri seçecek olsa da, Avrupa Parlamentosu’nda çoğunluğun desteği çok önemli. Parlamentonun, Avrupa’nın başlıca siyasi partilerinden lider adayların sunulduğu spitzenkandidaten sistemini tercih etmesine rağmen, 2019’da AB liderleri bu süreci atlayarak, seçim öncesi tartışmalara katılmamasına rağmen EPP’nin adayı Manfred Weber yerine von der Leyen’i tercih etti.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir